Adet Döngüsü:


Menstrual siklus ya da bilinen adıyla adet döngüsü; kadın iç üreme organlarında gerçekleşen, beyin ve yumurtalıklardan salgılanan hormonların etkisinde yürüyen kompleks bir süreçtir. Her kadın için bireye özel gerçekleşen döngünün süresi değişken olsa da tıp camiasında yaklaşık 28 gün (21-40 gün) sürdüğü kabul edilir. Farklı coğrafyalarda kadınların ergenlikle başlayan bu süreci menopoz ile sonlanana kadar sürer ve kabaca 11-12 yaşından 50-55 yaşına kadar sürer. 

 

28 gün üzerinden tanımlanan süreç temel olarak foliküler faz (yumurtanın geliştiği ve döllenmeye hazır hale geldiği dönem) ve lüteal faz (yumurtanın, döllenme gerçekleşirse rahim içinde yerleşeceği dokuların olgunlaştığı, döllenen yumurtanın koruma altına alınacağı, gebelik oluşmazsa yumurtalıklardan salınan hormonların kan düzeylerinin azaldığı ve bu nedenle endometrium dokusunun dökülmesi sonucu kanamanın oluştuğu dönem).

 

Yandaki diyagramda da gösterildiği üzere süreç; beyin ve yumurtalıklardan salgılanan hormonlar, yumurtanın gelişimi ve salgılanması ve eşzamanlı rahim içi endometrium dokusunun gelişmesi olarak açıklanabilir.

1

Foliküler faz adet görme/ adet kanaması ile başlar (1-4 gün). Bu süreçte beyinde yer alan hipofiz bezinden salgılanan hormonlar, yumurtalıkları uyararak östrojen hormonunun salgılanmasını ve böylece rahmin iç tabakası olan endometriumun gelişmesini sağlarlar. Bu dönem yaklaşık 10 gün sürer (4-14. günler). Yumurta ve endometrium olgunlaşır, dönemin sonuna doğru beyinden salgılanan lüteinizan hormonun pik yapmasıyla yumurtayı olgunlaştıran folikül çatlayarak yumurtayı tüplere bırakır.

 

12-16. Günler arasında (ortalama 14. günde) LH hormonu ani bir artış yapar( “LH piki”). Bu artış folikül yapısının çatlamasına ve yumurta hücresinin serbestleşmesine neden olur, artık yumurta döllenmeye hazır durumdadır. Hormonların dalgalanması nedeniyle vücut ısısı 0.5-1 oC derece kadar yükselmiştir. Yumurta, tüpler aracılığıyla rahime doğru yola çıkar ve olası döllenmeye hazırdır.

 

Lüteal fazda, yumurtalıklardan progesteron adı verilen hormon salgısı artmaya başlar. Beyinden salgılanan hormonlar en az düzeyde; yumurtalıklardan salgılanan östrojen ve özellikle progesteron en yüksek düzeydedir. Bunun amacı olası döllenmede, döllenen yumurtanın yerleşeceği endometrium dokusunun olgunlaşmasını sağlamaktır. Endometrium, temelde çok ince kılcal damar ve özellikli hücrelerden oluşmuş bir dokudur. Bu dönem 14-28. günleri kapsar. Yumurta döllenmez ve gebelik gerçekleşmez ise, yumurtalıklardan salgılanan hormonlar azalır, hormon desteğini kaybeden endometrium dokusu kanayarak dökülür (menstrual kanama/ adet kanaması). Kanama ile yeni adet döngüsü başlamış olur.

 

Olası gebelikte ise farklı hormonlar devreye girer, kanama olmaz ve döllenmiş yumurta rahime yerleşerek fetusu oluşturarak gelişir.

Yazan: Prof.Dr. Özlem Güneysel
Kaynaklar: Centers for Disease Control and Prevention https://www.cdc.gov/std/ Erişim 15.08.2023. World Health Organization https://www.who.int Erişim 15.08.2023. https://wikem.org Erişim 15.08.2023.
Bizi Sosyal Medyadan Takip Edin Kadın sağlığına ve ertesi gün korumasına dair güncel haberler için bizi takip edin.
exeltis İnsan refahı ve sağlığı; Arkanızdaki Güç...
instagram