Cinsel işlev bozukluğu (Seksüel disfonksiyon) hem kadın hem erkekleri yoğun olarak etkileyen bir problemdir. Cinsel tepki, arzu, orgazm veya ağrı ile ilgili, bireyi sıkıntıya sokan veya partneriyle olan ilişkisini zorlayan, sürekli ve tekrarlayan sorunlara tıbbi olarak cinsel işlev bozukluğu denir.

Cinsel tepki, fizyoloji, duygular, deneyimler, inançlar, yaşam tarzı ve ilişkilerin karmaşık bir etkileşimini içerir. Herhangi bir bileşenin bozulması cinsel isteği, uyarılmayı veya tatmini etkileyebilir ve tedavi genellikle birden fazla yaklaşımı içerir.


Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre cinsel sağlık; kişilik, iletişim ve aşkı arttıran yollarla cinsel varoluşun bedensel, duygusal, entellektüel ve sosyal yönlerinin bir bütünleşmesidir. Cinsel işlev bozuklukları, bu bütünlüğün bozulmasına yol açar ve bireylerin hem ruhsal hem de sosyal sorunlar yaşamasına sebep olur.

Erkek Cinsel İşlev Bozuklukları:

· Sertleşme Sorunları (Erektil Disfonksiyon): Cinsel ilişki için sertleşmenin (ereksiyonun)oluşmaması ya da sürdürülememesi.

· Boşalamama/ Geç Boşalma: Yeterli cinsel uyarılmaya rağmen boşalmanın olmaması veya gecikmesi.  

· Erken Boşalma: Boşalma zamanlamasının kontrol edilememesi.

 

Cinsel İşlev Bozuklukları Nedenleri:

Çoğu zaman birden fazla nedeni vardır. Nedenler psikolojik, fizyolojik veya her ikisinin kombinasyonu olabilir. Psikolojik ve fizyolojik nedenlerin birbirinden ayrımı tedavi seçimi açısından önemlidir.

Psikolojik nedenler:

Psikolojik nedenler arasında stres ve endişe başta gelir. Örnek olarak cinsel olarak aktif bir erkek işten kovulduktan sonra aniden başlayan sertleşme sorunu yaşayabilir. Stres ve endişe durumunda penil mekanizmalar normaldir. Fakat beynin penise gönderdiği sinyaller engellenebilir. Başarısızlık korkusu sertleşme sorununun bir başka önemli nedenidir. Cinsel teması başarabilme kabiliyeti hakkında endişe duyan bir hasta başarılı cinsel temas sağlayamazsa endişesi daha da artar. Depresyon gibi psikiyatrik hastalıklar da cinsel işlev bozukluğuna neden olabilir.

Fiziksel nedenler:

Damar hastalıkları, omurilik yaralanmaları, beyin damarları ile ilgili hastalıklar, multiple skleroz, mesane, prostat, kalın barsağa yönelik cerrahi girişimler, diyabet gibi hastalıklar,  kullanılan bazı ilaçlar ve testesteron hormonu düzeyindeki değişiklikler cinsel işlev bozukluklarının sebepleri arasında sayılabilir.

 

Cinsel İşlev Bozuklukları Tanısı Nasıl Konulur?

Cinsel işlev bozukluğu, yapılan muayene ve testlerle teşhis edilebilir. Bu yüzden, bu alanda uzmanlaşmış sağlık ekibine başvurarak problemi anlatmak ve tedavi arayışına girmek en doğrusudur. Teşhis ve tedaviyi etkilememek için sorun açıkça anlatılmalı ve hiçbir bilgi saklanmamalıdır. Bazı durumlarda edinilen bilgiler ve fizik muayene ile teşhis konabilirken  bazı testler yapılması da gerekebilir.

Fizik muayene ve psikososyal değerlendirme sonrasında uluslararası ortak kullanılan şikayetlere yönelik cinsel işlev sorgulaması ve sonraki aşamada tanı amaçlı idrar ve kan testleri kullanılır. Gerektiğinde daha ileri tetkikler yapılabilir.

 

Cinsel İşlev Bozuklukları Tedavisi:

Nedenin tespit edilmesi sonrasında nedene göre ilaç ve hormon tedavileri, psikolojik destek, penis içi enjeksiyon, vakum cihazı ya da  penis protezine kadar uzanan tedaviler uygulanabilir.


Cinsel İşlev bozukluklarında mutlaka bir doktora başvurulmalı ve mümkün olduğunca doğru ve ayrıntılı bilgi verilmelidir. Aslında bu rahatsızlıkların çok yaygın olduğu ve utanılacak bir durum olmadığı bilinmelidir. Her yıl yeni tedavi yöntemleri ortaya çıkmaktadır ve her türlü cinsel işlev bozukluğunun tedavisi mümkündür.

Yazan: Prof.Dr. Özlem Güneysel
Kaynaklar: Centers for Disease Control and Prevention https://www.cdc.gov/std/ Erişim 15.08.2023. World Health Organization https://www.who.int Erişim 15.08.2023. https://wikem.org Erişim 15.08.2023.
Bizi Sosyal Medyadan Takip Edin Kadın sağlığına ve ertesi gün korumasına dair güncel haberler için bizi takip edin.
exeltis İnsan refahı ve sağlığı; Arkanızdaki Güç...
instagram